GENELEVLERİNE VE PORNO ENDÜSTRİSİNE ERKEK GÖZÜYLE Mİ BAKACAĞIZ?
Türkiye’de “genelevlere” ve “fuhşa” ilişkin tartışmalar genellikle “ahlak”, “din” ve “seks” üzerinden yapılmaktadır. Özellikle “cinsellik” içtimaî tabularımızdan başlıcası olarak karşımıza çıkıyor. Bunu dinden ve gelenekten destekleyen birçok sebep olmakla birlikte, toplumun cinselliğe karşı aşırı yaklaşımının getirdiği dezavantajlar başkaca bir yazı konusudur. Bir diğer bakışsa genelevlerin insanların bu tür ihtiyaçlarını giderebilmelerine fayda sağladıklarını, böylelikle cinsel aşırılıkların cemiyete yansımayacağını savunmaktadır. Bu iki düşünce de konuyu “cinsellik” ve “seks” üzerinden açıklamakla yetersiz kalmaktadır. Genelevler bir ticarethanedir ve dolayısıyla içerisinde “çalışan” istihdam ederler. Bu çalışanlar ekmeklerini kazanmak için vücutlarını, benliklerini, hayallerini satmak durumunda olan biçarelerdir. Dolayısıyla genelev sömürü düzeninden, çalışanlarsa kölelerden başka kimseler değildir. Üstelik “cüce fırlatma yarışması”nı, cücelerin memnuniyetine rağmen “i